WhatsApp Support Line

EKONOMİK RİSKLER BÜYÜME TRENDİNDE

EKONOMİK RİSKLER BÜYÜME TRENDİNDE

ASRİAD 5. Programlama Çalıştayı Sonuç Bildirgesi yayınlandı. Rapora göre Ekonomik Riskler Büyüme Trendinde...

5-6 Kasım tarihlerinde İğneada'da gerçekleştirilen ASRİAD 5. Programlama Çalıştayı sonunda yayınlanan Sonuç Bildirgesine göre ekonomik riskler büyüme trendinde gözüküyor.

Çalıştay da iş hayatının sorunları, ülkemiz ve dünya ekonomisinin genel durumu ele alınırken yeni döneme ilişkin ümitler ve endişeler gündeme getirildi. Pandemi sonrası oluşan şartlar ve savaş atmosferinin ekonomi üzerindeki etkileri irdelenirken yapılan değerlendirmeler sonunda 19 maddelik bir Sonuç Bildirgesi hazırlandı.

Yapılan değerlendirmelerle ilgili özet sonuçların aşağıda ifade edildiği şekilde maddeler halinde kamuoyu ile paylaşılması uygun görüldü:
 

  1. Pandemi sürecinde devreye giren arz kısıtları ve parasal genişleme tedbirleri devreye alınmıştı. Alınan tedbirler ve ertelenmiş taleplerin patlama yaşaması sebebiyle önemli bir enflasyon sorunu yaşanmaktadır.
  2. Rusya-Ukrayna savaşı, yeniden emtia fiyatları ve enerji maliyetleri konusunu sorun haline dönüştürmektedir. Sorunlar farklılaşmakta, zor ve karmaşık hale dönüşmektedir.
  3. Gelişmelerle mücadele anlamında ABD Merkez Bankası para sıkılaştırma kapsamında faiz artışlarını adeta tek hedef olarak devam ettirmektedir.
  4. Buna karşın EURO bölgesinde sıkılaştırıcı para politikalarına geçmekte geç kalmaktadır. Bu durum dolar değerinin yükselmesine sebep olmakta ve bizim gibi ülkeleri ciddi anlamada etkileyecek sonuçlar doğurmaktadır.
  5. Bu tutumun, yine emtia fiyatlarının yükselmesine ve enflasyonun kronik hale gelmesine sebebiyet verdiği görülmektedir. Enflasyonun kronikleşmesi, ücret-enflasyon sarmalını da beraberinde getirmektedir.
  6. Yılbaşı itibariyle ücretli kesimin durumunun iyileştirilmesi için alınacağı düşünülen tedbirlerin aynı zamanda kapsamı genişletilip, daha etkin politikalara dönüştürülmesinin daha doğru olacağı değerlendirilmektedir.
  7. Ülkemizde tercih edilen heterodoks politikalar, yüksek enflasyon ve kur riskine rağmen faiz indirim politikasının devam ettirilmesi, ülke faizlerini ve bağlı riskleri düşürmek yerine paradoksları artırmakta ve enflasyonu beslemeye devam etmektedir.
  8. Esasen sıfır faiz politikasının hedef olması, bizler için de idealdir. Ancak bu sonuca erişme yolunun sadece politika faizlerini düşürmekten geçmediği tecrübe edilmektedir. Bunun için çok kapsamlı bir ekonomi politikasına ihtiyaç olduğu değerlendirilmektedir. 
  9. Halen sürdürülmekte olan bu politikalar, krediye erişimi sekteye uğratmaktadır. Aynı zamanda iş dünyası için öngörülebilirliği azaltan niteliğe sahip olduğu değerlendirilmektedir. Bunun sonucunda kredi kuruluşları gönülsüzleşmekte ve kredileri kısma yoluna gitmektedirler.
  10. Kurun müdahale ile bir seviyede tutulmaya çalışılması, serbest piyasaya bir müdahale halini almaktadır. İhtiyati tedbirler ve enflasyonla mücadele kapsamında yapılan bu tür müdahaleler mütemadiyen hem ekonomik parametreler, hem kur, hem de enflasyon üzerinde stres birikimine sebep olduğu değerlendirilmektedir.
  11. Politika anlamında sürdürülmeye çalışılan bu tutumlar ve pratik uygulamada devreye sokulan anlık tedbirler, riskleri de belirsizlikleri de artırmaktadır.
  12. Ülkemizin içinde bulunduğu daha başka özel sorunları da bulunmaktadır. Göç sorunu, bölgesel gerilim sorunları, tehditlerin ve risklerin yükselmesi gibi konular bu kabildendir. Bunların da ekonomiye olan yükleri de bir hayli ağır olmaktadır.
  13. Bu riskler, ülkemizin küresel piyasalardaki yerini sarsmaya devam etmektedir. Her ne kadar son yıl içinde başarılmış olan bazı politik ve diplomatik hamleler takdir toplasa da halen kredilere erişim rahatlamamış ve CDS primlerini düşürememiştir.
  14. Gelinen durum itibariyle ekonomi yönetiminin kapsamlı bir güven oluşturma ihtiyacı içinde olduğu değerlendirilmektedir. Ekonomi kurumlarının özerklik imajı tekrar maksimize edilmelidir. 
  15. Seçim dönemine girilmiş olması dolayısıyla ekonomik dengeleri daha fazla bozacak bir seçim ekonomisi uygulaması konusunda çok dikkatli olunması gerekmektedir. Zira seçim sonrasında telafisi mümkün olmayacak sorunlar oluşma riski yüksek gözükmektedir.
  16. Ülkemizin küresel konjonktürde yerleştiği kritik yer, savaşta taraf olmamakla birlikte barış konusunda her tarafla iletişim kurma konumunda bulunmak ve tahıl sorununu çözme becerisi göstermek her türlü takdirin üzerindedir.
  17. Küresel anlamda yakalanan bu imaj, ekonomik anlamda da verime dönüştürülebilmelidir.
  18. Rekabetçi üstünlük sağlayabileceğimiz birçok alanımız mevcuttur. Gerek üretim kalitesi, gerek lojistik imkânları ve gerekse dijital alanda hızlı olmak bizim fırsatlarımızdır. Bu şanslarımızı iyi kullanmayı becermek zorundayız.
  19. Biz özel sektör mensupları olarak, ekonomi yönetiminin kamu sektörü ile ve makroekonomi ile ilgili atacağı adımları dikkatle takip ediyoruz. Her olumlu yaklaşım bizden de çok önemli karşılık bulmaktadır, bulmaya da devam edecektir. Böylece ülkemizi çok daha iyi yerlere getirmek söz konusu olacaktır.

Kamuoyuna saygı ile duyurulur.  

 

08 November 2022